olmasin. Erkek ve kadın aynı tuvaleti kullanamazlar. Tamam cinsiyet ayrımı güzel bir şey değil ama bir de travestilerin aynı wc.yi kullandıklarını 3 cins insanın da aynı yeri kullandıklarını hayal bile edemiyorum. Çünkü aslında bu her 3 türe de eziyet. Sırf trans bireyler rahat etsin derken kadını da erkeği de rahatsız Cinsiyetdeğişikliği sonrası pişman olduğunuz anlar oldu mu? Cinsiyet değiştirme operasyonu görünmeyen bir yerde oluyor. Ben 17-18 yaşımda nasıl görünüyorsam, şimdi de öyle görünüyorum. İnsanların cinsiyet değiştirdiğimi anlamaları mümkün değil. Erkek kimliğinden kadın kimliğine geçmek, Türk toplumunda kadın Bideadanada hangi hastanede yapılıyor bu test Cevap : Merhabalar, Adana seyhanda anlaşmalı olduğumuz laboratuvarda alınan kan örnekleri ile testimiz çalışılmaktadır. Test ücretini merkezimizi arayarak öğrenebilirsiniz. Kadındanerkeğe cinsiyet değiştirme ameliyatı nasıl yapılır sorusunu Plastik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Harun Özkan görüntülü yanıtlıyor KalkınmanınSonu mu? Tam yirmi yıl geçmiş düşünsel haritam da yeri olan düşün insanları (Ç. Keyder, A.Buğra, H.Gülalp, S.Savran), arkadaşımı (M.Türkay) davet ederek yaptığımız tartışma metni ve bir çok makale ile zenginleşen özel sayı. cash. Birçok özel hastane, ısrarla istemenize rağmen ayrıntılı fatura vermiyor; muayene ve tahlillerden liste fiyatının üzerinde ücret talep ediyor. Hakkını arayanlar zorluklarla karşılaşıyor. Yüzde 200’ uygulamasıyla tartışmaların daha da artacağı tahmin ediliyor. Vesile Eraksoy, gece geç saatlerde göğsündeki aşırı ağrı nedeniyle İstanbul Bahçelievler’deki özel bir hastaneye gitti. Nöbetçi genel cerrah muayene edip ilaç yazdı. Çıkışta muayene ücreti olarak 88 lira talep edildi. Eraksoy, SGK’lı bir hasta için bu ücretin çok yüksek olduğunu söyledi. Sonra “Ayrıntılı fatura verin, ödemeyi yapacağım.” dedi. Veznedeki görevliler, kendisine, sadece kasa fişi verebileceklerini, isterse daha sonra muhasebeye başvurabileceğini ifade ettiler. Vesile Eraksoy, 88 lirayı kredi kartıyla ödeyip hastaneden ayrıldı. Daha sonra SGK’nın internet sitesine girip ödemesi gereken gerçek meblağı öğrendi ve fazladan ödediği paranın tarafına iade edilmesi için hastaneye dilekçe verdi. Bir görevli üç gün sonra arayıp iadeyi alabileceğini söyledi. Bunun üzerine Eraksoy hastaneye gitti. 88 liranın 73 lirasını geri aldı. Vesile Eraksoy, iadeyi almasına rağmen diğer hastaların daha fazla mağdur olmaması için belgeleriyle birlikte SGK’ya şikâyette bulundu. Kurumdan henüz bir cevap gelmedi. Bu hikâye, özel hastanelerde alınan fazla fark ücretine karşı direnen bir vatandaşın mücadelesini anlatıyor. Fakat binlerce hasta ve hasta yakını, özel sağlık kuruluşlarında kendilerine kesilen yüksek faturaları sorgusuz sualsiz ödüyor, ödemeye devam ediyor. Kimi haklarını bilmiyor kimi de Sürekli bu hastaneye geliyorum, beni tedavi etmezler’ diye korkuyor. Devlet, SGK aracılığıyla özel sağlık kuruluşlarına sigortalı hastaların 60 milyonun üzerinde poliklinik muayenesi ve ameliyatları için 6 milyar liraya yakın ücret ödüyor. Ancak vatandaşın cebinden çıkan para 15 milyar liraya ulaşıyor. SGK, mevcut durumda özel hastanelerin kendisinin ödediği ücretin en fazla yüzde 90’ının vatandaştan fark ücreti olarak alınmasına izin veriyor. Kurban Bayramı’ndan önce, Bakanlar Kurulu kararıyla, alınabilecek ilave ücret oranının yüzde 200’e çıkarılmasının önü açıldı. SGK da yaptığı duyuruyla vatandaştan bu farkın alınacağını açıkladı. Hastanelerin çok yakın bir zamanda bu farkı almaya başlayacağı belirtiliyor. Peki, vatandaştan en fazla milyar lira fark ücreti alınması gerekirken rakam nasıl 15 milyar liraya çıkıyor? Bu fazla para vatandaşın cebinden nasıl çıkıyor? Özel hastanelere gidince kayıt bölümünün duvarında büyük bir panoda şu yazı dikkat çekiyor “Hastanemizde yüzde 90’a kadar fark ücreti alınmaktadır.” Aslında fazladan alınan paranın hikayesi, yeni dönemde yüzde 200’ ifadesinin yer alacağı bu yazıda gizli. Çünkü SGK, “Özel sağlık kuruluşları belirlenen ilave ücret oranlarını gösteren tabelayı, vatandaşların görebileceği bir yere asmak ve kişileri ilave ücret konusunda bilgilendirmek zorundadır.” diyor. Fakat zorunlu olan bu yazının içeriği bilinmediği ve sorgulanmadığı için birçok hastane vatandaştan yüksek rakamlar talep ediyor. SGK, sigortalı hastaların muayene ve tedavileri için özel hastanelere belirli bir işlem ücreti ödüyor. Şu anda hastaneler ödenen bu ücretin en fazla yüzde 90’ına kadar vatandaştan fark alabiliyor. Mesela SGK, anlaşması yüzde 90 olan bir hastaneye her muayene için 30 lira ödüyor diyelim. Hastane, hastadan bu rakamın en fazla yüzde 90’ını, yani 27 lirasını talep edebilir. 27 liraya test ve tahliller de dâhil. Hastanın devletin aldığı 12 liralık muayene katılım payıyla birlikte en fazla 39 lira ödemesi gerekiyor. Normal düzenlemelere göre bunun üzerinde alınan hiçbir ilave ücret yasal değil. Ancak bazı hastaneler fazla muayene ücreti aldığı gibi idrar ve kan tahlili gibi kalemlerden de ekstra para talep ediyor. Cezalar bütçede bile yer alıyor! Alınan fazla fark ücretine karşı SGK’nın çeşitli yaptırımlar uygulama hakkı var. Fakat bunun için vatandaşın yazılı olarak SGK merkezlerine başvurması gerekiyor. SGK, incelemeler sonucunda hastaneyi kusurlu görürse ve vatandaşın mağdur edildiğine kanaat getirirse belli oranlarda cezai yaptırım uygulayabiliyor. Fakat bunun da bir sınırlaması var. Bu ceza en fazla, SGK’nın hastaneye yaptığı aylık ödemenin, yani cironun yüzde 20’sini geçemiyor. SGK’dan aylık bir milyon lira ödeme alan bir özel hastaneye fazla fark ücretinden dolayı kesilebilecek cezanın üst limiti en fazla 200 bin lira. Kaç tane şikâyet olursa olsun bu rakamın üzerine çıkılamıyor. Hâl böyle olunca birçok hastane bu cezayı baştan ödemeyi kabul ediyor. Hatta bütçelerine bile dâhil ediyorlar. Çünkü fazladan aldıkları ücretlerle bu cezaları kat be kat çıkartıyorlar. Hasta Hakları Aktivistleri Derneği Başkanı Orhan Demir, hastaların yasal olmayan fazla fark ücretleri konusunda şu anda korumasız olduğunu belirtiyor. Bilinçli hasta ve hasta yakınlarının hakkını aramak ve fazladan ödediği parayı geri alabilmek için hastanelerle âdeta kavga ettiğini anlatan Demir, “Hak arama bu kadar zor olunca, bunu göze alanlar da o nispette azalıyor. Birçok vatandaş maalesef istenilen paraları sorgusuz sualsiz ödüyor.” diyor. Aslında Demir, fazla fark ücretine karşı hak arama sürecini bizzat denemiş. İstanbul’da eşiyle birlikte gittiği özel hastanede kendisinden 70 lira fazla fark ücreti alındığını tespit eden Orhan Demir, SGK’ya şikâyette bulunmuş. Hakkını aramak için 6 ay SGK’nın kapısını aşındıran Demir, sonunda haksız yere fark ücreti’ alındığı gerekçesiyle hastaneye 30 bin lira ceza verilmesini sağlamış. Fakat bu sefer de kendisinden alınan fazla ücreti geri alamamış. Cezadan sonra hastaneden, kendisinden alınan fazla ücreti isteyen Demir, “Bana Zaten ceza yedik. Size herhangi bir ücret vermeyiz.’ cevabı verdiler. Parayı alamadık.” diyor. Demir, üç ay kadar önce de bu parayı almak için Hakem Heyeti’ne başvurdu. Sonucu merakla bekliyor. Normal vatandaşın kendisi kadar uzun ve yorucu olan bu süreci takip edemeyeceğinin altını çizen Demir, “Vatandaş bırakın dilekçeden dolayı defalarca aramayı, çoğu kez SGK’ya bile başvurmuyor. Kendisinden alınan fazla fark ücretine razı oluyor. Bu durum Şikâyet olursa ve takip edilirse uygulanır, yoksa böyle devam eder’ mantığından kurtulmalı.” şeklinde bir öneride bulunuyor. Yani SGK, şikâyetlere göre hareket etmeyi bırakıp sık sık denetim yapmalı, vatandaşı mağdur eden hastanelere göz yummamalı. SGK merkezlerine başvurular da Demir’in bu tespitini doğruluyor. Özel hastanelere bir yılda 60 milyondan fazla poliklinik muayenesi hastası giderken şikâyet sayısı 50 bine bile yaklaşmıyor. Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği OHSAD ise son 6-7 yıldır devletin ödediği ücretlerin artmadığını ve özel hastanelerin ciddi sıkıntı yaşadığını anlatıyor. OHSAD Başkanı Reşat Bahat, sözleşmelerde artırılan cezalarla hastanelerin batma noktasına geldiğini iddia ediyor “Sözleşmede cironun yüzde 20’sinin ceza olarak yazılabilmesi öngörülüyor. Bu ne demek? SGK’ya 1 milyon liralık fatura kesen hastane, 200 bin lira ceza alabilecek. 6-7 yıldır Sağlık Uygulama Tebliği SUT fiyatları hiç artmadı. Birçok kalemde yüzde 20 azaldı. Bize yazık değil mi? Bizim çalışanlarımızın ücretlerinin hiç artmaması mı lazım?” Aslında SUT fiyatları artırılmasa da Bakanlar Kurulu kararı ve SGK’nın uygulamasıyla vatandaşın ödediği fark ücretlerine 4 kez zam yapıldı. 2008’den itibaren önce yüzde 30 olan fark ücretleri yüzde 70’e, sonra yüzde 90’a ve en sonunda yüzde 200’e çıkarıldı. Bir de buna devletin kendi için aldığı 12 liralık muayene katılım payları eklenince hastaların ödediği miktar hep arttı. Bir anlamda özel hastanelere devletin yapmadığı zamlar vatandaş üzerinden yapıldı. OHSAD Genel Sekreteri Cevat Şengül ise fark ücretlerinden ziyade konuşulması gereken temel konunun SGK tarafından artırılmayan ödeme fiyatları olduğunu söylüyor. Şu anda vatandaştan alınabilecek fark ücreti sınırının en yüksek yüzde 90 olduğunu ifade eden Şengül’e göre, yaklaşık 1 lira olarak belirlenen idrar tahlilinin farkı yüzde 200-300 olsa da hastaneler bundan zarar eder. Esas sorun, özel hastanelere devletin yaptığı işlemler ücretlerinde yıllar geçmesine rağmen artış yapılmaması “SUT fiyatları belirlenmiş ama neye göre belirlendiği net değil. Maliyet bazlı yapılmadığı için sıkıntı var. Bir dahiliye muayenesi için 28 lira ücret belirlenmiş. Bu reel mi, değil mi belli değil.” Çözüm olarak Türk Tabipler Birliği’nin TTB belirlediği asgari ücretlerin dikkate alınması gerektiğini anlatan Şengül, “O zaman herkesin kabul ettiği ücretlendirme ortaya çıkar. Diğer türlü fark ücreti ne kadar artırılırsa artırılsın hastaneler maliyeti karşılayamayacak.” diyor. Cevat Şengül, “Tüm olumsuzluklara rağmen özel sağlık sektörünün sürekli büyümesini neyle açıklıyorsunuz?” sorusuna ise şöyle cevap veriyor “Şu anda küçük çaplı hastaneler ciddi zararlar ediyor. Çünkü bu hastanelerin ciroları yüksek değil. Doğal olarak maliyetleri daha fazla. Büyüme dışında ayakta kalamaz. Büyürse daha çok ciro elde edeceği için sabit giderleri azalıyor. Bu da hastanenin kâra geçmesini sağlıyor. Sektörde hastane ne kadar büyürse kâr da o kadar artıyor. Maalesef büyüme bir mecburiyet.” Şengül, hayatta kalmak için büyük olmanın sınırını ise şöyle belirliyor “20 bin metrekarenin ve 150 yatağın üstünde hastaneye sahip olma. Bunun altında kalanların yaşama şansları her geçen gün azalıyor.” İsminin açıklanmasını istemeyen bir özel hastane sahibi de “Fazla fark ücretini almazsak batarız. Çalışanların maaşlarını bile ödeyemeyiz. Binlerce insan işsiz kalır. Şu an zaten zor ayakta duruyoruz.” diyor. Sektör 8 yılda 3 kat büyüdü Sektör temsilcileri her ne kadar mevcut durumdan şikâyet etse de 2005’te özel hastane sayısı 200’ün altındayken, bu rakam 2007’de 365’e, 2013’te 530’un üzerine çıktı. Bunun yanında 700 civarında tıp ve dal merkezi de SGK ile anlaşma yaparak hizmet veriyor. Yatak sayısı 30 bini geçti. Özel sağlık kuruluşlarında 22 bin doktor ve 200 bine yakın sağlık personeli çalışıyor. 2006’da özeldeki yatak kapasitesi toplam 14 binlerdeydi. Türkiye’de kamuyla birlikte toplam 1500 hastane hizmet veriyor. Sağlık Bakanlığı, 2008’de çıkardığı Özel Hastaneler Yönetmeliği ile yeni yerlerin açılmasına sınırlama getirdi. Amaç, aynı bölgede gereksiz hastanelerin açılmasını engellemek ve ülke genelinde ihtiyaç olan yerlere yeni merkezlerin kurulmasını sağlamak. Bakanlık, yeni hastanelerin açılacağı yerleri her yıl yapacağı duyuruyla belirleyecekti. Fakat 2008’deki yönetmelik çıkmadan önce 100’ün üzerinde hastane ön izin alarak bu sınırlamalardan muaf tutuldu. Şu ana kadar birçok hastane bu ruhsatlarla açıldı. Özel hastaneler eğer bu ruhsatları bulamazsa büyümek için bu sefer de küçük sağlık kuruluşlarından ruhsat satın almaya yöneliyor. Sektördeki büyük gruplar yeni hastaneler açmak için büyük paraları gözden çıkarıyor. Bu noktada İstanbul’da özel bir hastane grubu; 5 ameliyathane, 15 yataklı yoğun bakım ve 4 yataklı yenidoğan ünitesi bulunan küçük bir hastanenin ruhsat devrini yaklaşık 3 milyon liraya gerçekleştirdi. Kısacası, sektör büyümeye, vatandaş da sürekli artırılan fazla fark ücretleriyle mağdur edilmeye devam ediyor. TIP MERKEZLERİ BİLE YÜZDE 200 FARK ÜCRETİ İSTEYEBİLECEK Son Bakanlar Kurulu kararının SGK tarafından onaylanmasıyla ilave ücret oranlarında üst limitin yüzde 90’dan yüzde 200’e çıkmasında bir engel kalmadı. Ayrıca, Bakanlar Kurulu kararıyla hastanelerin sınıflarına göre vatandaştan ilave ücret alma uygulamasına da son verildi. Bakanlar Kurulu önceki kararlarında hep sınıflandırılan sözleşmeli sağlık hizmeti sunucuları’ ifadesini kullanmıştı. Yani hastaneler A, B, C, D ve E sınıflarına göre yüzde 90 üst limit olmak üzere ilave ücret alabiliyordu. Yüzde 90 alan A sınıfı hastane sayısı ise 275 idi. Fakat yeni düzenlemede bu ifade kullanılmadı. Buna göre E sınıfı olan ve en fazla yüzde 30 fark ücreti alabilen tıp ve dal merkezleri de dahil 1200 civarında özel sağlık kuruluşu yüzde 200’e kadar fark ücreti alabilecek. Daha önce vatandaş, çocuk hastalıkları poliklinik hizmeti için en fazla 22,50 lira ek ücret öderken; bu rakam 50 liraya çıkacak. Aynı şekilde kadın doğumda 28 lira olan rakam 62 liraya, kardiyolojide 31 lira olan rakam 68 liraya, dahiliye ve genel cerrahide 25 lira olan rakam 56 liraya ulaşacak. Ameliyatlarda da rakam artarak devam edecek. Hasta hakları dernekleri, bu uygulamanın gereksiz test ve tahlil işlemlerini artıracağını ifade ediyor. EN ÇOK İSTENEN TESTLER Hastanelerde en çok istenen testler arasında, ayaktan başvurularda ilave olarak faturalandırılabilecek işlemler yer alıyor. Hastaneler yasal olarak bu işlemlerden ayrıca ücret alabiliyor. Bunların sayısı son düzenlemelerle 523 kaleme ulaştı. Bunun içinde yer alan MR, BT bilgisayarlı tomografi, EMG sinir ve kasların elektriksel yöntemle izlenmesi ve triod testleri ilk sırada yer alıyor. Uzmanlar, bunların çekimlerinin çok fazla olduğunu ve gereksiz çekimlerin her geçen gün arttığını söylüyor. 2 bine yakın test ve tahlil de SGK’nın belirlediği paket ücretlerin içinde yer alıyor. Normal şartlarda bu işlemler için ekstra ücret ödenmiyor. Mesela, bir çocuk hastalıkları için SGK hastaneye 25 lira ücret ödüyor. Hastane ise bunun en fazla lirasını vatandaştan fark ücreti olarak alabilir. Fakat bunun içinde yer alacak bir tam kan sayımı ya da idrar tahlili için ayrıca ücret talep edemiyor. Bu istense de istenmese de paketin içinde bulunuyor. Fakat hastaneler bu testleri de diğer 523 kalem işlem gibi değerlendirip vatandaştan para talep ediyor. Bu da birçok ayaktan poliklinik muayenesinde, 50 lira ile 500 lira arasında, alınmaması gereken ücretlerin ortaya çıkmasına neden oluyor. HASTANELERDE BU HAKLARINIZI BİLİN SGK ile anlaşması olan özel hastaneler, verdikleri hizmetlerin ücretini, Sağlık Uygulama Tebliği SUT eklerinde belirtilen bedeller üzerinden talep edebiliyor. Özel hastaneler bu bedeller üzerinden sınıflarına A sınıfı yüzde 90, B sınıfı yüzde 75, C sınıfı yüzde 60, D sınıfı yüzde 45, E sınıfı yüzde 30 göre ilave ücret alabiliyor. Sağlık hizmeti aldığınız özel hastane A sınıfı ise SGK’nın yapmış olduğu ödemenin yüzde 90’ını sizden ilave ücret adı altında tahsil edebilir. Bu nedenle öncelikle sağlık hizmeti aldığınız özel hastanenin sınıfını öğrenmeniz gerekiyor. Fakat yeni dönemde yüzde 200’ün gelmesi halinde bu durum daha karmaşık hale gelecek. Söz konusu ek ücret hesaplama oldukça karmaşık ve her sene değişiyor. Bu karmaşıklığı gidermek adına, SGK’nın internet sayfasında ek ücret hesaplama hizmeti veriliyor. Hastane ve uygulanan tedavi bilgilerini eksiksiz olarak girmeniz durumunda, ödemeniz gereken ek ücreti bilgisayar programı sizin yerinize hesaplıyor. Yaptığınız ödemeler karşılığında mutlaka fatura/fiş almalısınız. Özel hastaneler ayrıntılı fatura düzenlemek ve sağlık hizmeti sunduğu kişiye bunu vermek zorunda. Hastane faturalarında muayene ücreti, tetkik ve tahlil bedelleri, yatak ücreti, ilaç bedelleri, ameliyat ücreti ile hastalara kullanılan protez-ortez, sarf malzemeleri ve diğer iyileştirici tıbbi malzemeler dökümlü olarak yer almalı. SGK’nın düzenlemelerine göre özel hastaneler, kurumca karşılanan sağlık hizmeti bedellerinin toplamı 100 lirayı aşması halinde vatandaş istemeden, bu rakamın altında ise vatandaşın istemesi halinde ayrıntılı fatura vermek zorunda. Özel sağlık kuruluşları, faturada SGK hizmetlerini ve varsa ilave ücret tutarını göstermeli. Evet eksik yazmışım yanıtınız için teşekur kirliliği olmaması için ilgili maddeleri yazmaya çalışıyorum. DEVLET MEMURLARININ TEDAVİ YARDIMI VE CENAZE GİDERLERİ YÖNETMELİĞİ Bakanlar Kurulu Kararının Tarihi No 7/6913 Dayandığı Kanunun Tarihi No 657 Yayımlandığı Tarihi No 14622 Yayımlandığı Düsturun Tertibi 5, Cildi 12, S. 2926 Tedavide yatak ayrılması Madde 21 – Değişik 20/5/1975 - 7/10036 K. Resmi sağlık kurumlarından yatakları üç sınıfa ayrılmış olanlara tedavi edilen devlet memurlarından A 1 - 4 üncü kadro derecesindekiler birinci sınıf, B 5 - 10 uncu kadro derecesindekiler ikinci sınıf, C 11 - 15 inci kadro derecesindekiler üçüncü sınıf, yataklar iki sınıfa ayrılmış olanlarda tedavi edilen Devlet memurlarından A 1 - 4 üncü kadro derecesindekiler, bu yatak sınıflarının üst derecesindeki, B 5 - 15 inci kadro derecesindekiler, bu yatak sınıflarının alt derecesindeki, yataklarda yatırılırlar. Kurumda lüks oda bulunduğu takdirde 1 inci ve 2 nci kadro derecesindeki memurlar bu odalarda yatırılır. Yatak sınıfında yer bulunmadığı ve tedavinin gecikmesinde sakınca bulunduğu takdirde, memur daha üst sınıf yatakta yatırılır. Tedavinin gecikmesinde bir sakınca bulunmadığı halde memurun isteği üzerine üst sınıfa yatırılması halinde, sınıf farkından doğan meblağ memur tarafından ödenir ve kurumdan tahsil edilemez. Memurun eşi ile bakmakla yükümlü olduğu ana, baba ve aile yardım ödeneğine müstehak çocuklarının resmi sağlık kurumlarında yatakta tedavileri gerektiği takdirde, bunlar hakkında da memurun durumu esas alınmak suretiyle işlem yapılır." Ek 2/8/2002-2002/4635 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun kapsamındaki görevlerden dolayı yaralanan veya sakat kalan memurun resmi sağlık kurumlarında yataklı tedavileri gerektiği takdirde, bunlar 4 üncü kadro derecesinden alt bir kadro derecesinde bulunsalar dahi birinci sınıf yataklarda yatırılırlar. Sınıf farkından doğan meblağ memurun kurumundan, memur emekliye sevk edilmişse Emekli Sandığı Genel Müdürlüğünden tahsil edilir. Özel sağlık kuruluşlarında tedavi Madde 22 – Tedavi özel sağlık kuruluşlarında sağlandığı takdirde, tabip tarafından kabul edilmek şartiyle muayene ücreti ve yapılmışsa sair giderler hastadan alınmaz. Tabip tarafından bunlar gösterilmek suretiyle bir fatura düzenlenerek ilgili kuruma gönderilir, bedeli en geç aynı mali yıl sonuna kadar bu kurumca tabibe ödenir. Bu yol tabip tarafından kabul edilmediği takdirde, talep edilen para hasta tarafından tabibe ödenir. Alınacak fatura ilgili kuruma verilerek bedeli kurumdan alınır. Tabip tarafından verilen reçeteye dayanılarak ilaçların sağlanması veya enjeksiyon yaptırılması halinde, bu Yönetmeliğin 19 uncu maddesine göre işlem yürütülür. Özel sağlık kurumlarında tedavi Madde 23 – Tedavi özel sağlık kurumlarında sağlandığı takdirde, sağlık kurumu tarafından kabul edilmek şartiyle hastadan hiç bir ücret alınmaz, tedavi dolayısiyle yapılan bütün işlemler sonucu istenilmesi gereken ücretleri göstermek üzere fatura düzenlenerek ilgili kuruma gönderilir, bedeli en geç aynı mali yıl sonuna ka dar bu kurumca sağlık kurumuna ödenir. Bu yol sağlık kurumu tarafından kabul edilmediği takdirde, istenilen ücret hasta tarafından sağlık kurumuna ödenir. Alınacak fatura ilgili kuruma verilerek bedeli kurumdan alınır. İlacın sağlık kurumunca sağlanamaması, enjeksiyonun sağlık kurumunca yapılamaması hallerinde, bu Yönetmeliğin 19 uncu maddesine göre işlem yapılır. Sağlık memuru, hemşire veya ebe tarafından ilk sağlık yardımı ve bakımının yapılması hali Madde 24 – Sağlık memuru, hemşire veya ebe tarafından ilk yardım bakımının yapılması halinde, bunlar tarafından hastanın kullanması istenilen ilaçlar hasta tarafından sağlanır. İlaçlara lüzum gösteren belge ve ilaçların alındığını gösteren faturaya dayanılarak ilgili tarafından bedeli kurumdan alınır. Acil vakalarda Madde 25 – Vakanın acil olması nedeniyle, gerekli başvurma ve yollama işlemleri yaptırılmadan tedavi sağlandığı takdirde, tedavi giderlerinin ödenebilmesi için A Lüzumlu işlem ve belgelerin usulü dairesinde tamamlanması; B Bu tedavi, resmi sağlık kurumları veya kuruluşlarına başvurmaya imkan bulunamadan özel sağlık kurumları veya kuruluşlarında yaptırılmışsa, ayrıca, vakaya el koyan ve ilk müdahaleyi yapan tabip tarafından, vakanın acil nitelikte olduğunun ve derhal müdahaleyi gerektirdiğinin raporla belgelendirilmesi; gerekir. Gerekli işlem ve belgeler tamamlanmadan yapılmış olan giderlerin bedeli, bunların tamamlanmasından sonra, faturalar verilmek suretiyle kurumdan alınır. Özel Hastaneler Yönetmeliğinde hangi maddeler değişti, değişiklikler hakkında açıklamalar. Sağlık Aktüel tarafından yapılan karşılaştırmalı tablo aşağıdadır. Eski Hali Yeni hali Açıklama Dayanak MADDE 3 – Bu Yönetmelik; 7/5/1987 tarihli ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun 3 üncü maddesi ile 9 uncu maddesinin birinci fıkrasının c bendi ve Ek 11 inci maddesi ile 11/10/2011 tarihli ve 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 40 ıncı maddesine dayanılarak hazırlanmıştır. Dayanak MADDE 3 – Bu Yönetmelik; 7/5/1987 tarihli ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun 3 üncü maddesi ile 9 uncu maddesinin birinci fıkrasının c bendi ve Ek 11 inci maddesi ile10/7/2018 tarihli ve 30474 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 355 inci maddesinin birinci fıkrasının a ve c bentleri ile 508 inci maddesinedayanılarak hazırlanmıştır. Yönetmeliğin Dayanak maddesi “Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname” iken “Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi” olarak değiştirildi. MADDE 7 – Bakanlık tarafından ilan edilecek uzmanlık dallarından olmak üzere bu kadrolar için belirlenen kriterlere uygun olmak kaydıyla ve özel hastanenin bildireceği kadro iptal edilerek Bakanlıkça kadro değişimi yapılır. MADDE 7 – Kadro talep tarihi itibarıyla aktif olarak faaliyet gösteren özel hastaneler, ruhsatlarında yazılı uzman hekim kadrolarını aynı il sınırları içerisindeki özel bir hastaneye ve tıp merkezine devredebilir veya karşılıklı olarak uzmanlık dalını değiştirebilirler. Bu şekilde kadro devri veya değiştirilmesinde hastanenin toplam uzman hekim kadrosunun en fazla % 10’una kadar il içerisinde izin verilir. Toplam uzman hekim kadrosunun %10’unun üzerindeki devir ve becayiş işlemleri Bakanlığın iznine tabidir. Hastanenin ve tıp merkezinin faaliyete devam etmesi için zorunlu asgari uzman hekim kadroları ile özellikli ünite ve birimlerin asgari uzman hekim sayılarının devrine izin verilmez. Kadro devri iş ve işlemleri Müdürlükçe Sağlık Kuruluşları Yönetim Sistemi SKYS üzerinden sonuçlandırılır ve Genel Müdürlüğe bildirilir. Özel hastanelerin ve tıp merkezlerinin bu fıkra kapsamında ruhsatlarına işlenen kadrolar tekrar bu fıkra kapsamında işleme alınamaz. Kadro devri veya becayiş yapan özel hastane ve tıp merkezi kadro devri veya becayiş yaptığı uzmanlık dalında kurumsal sözleşme ile hekim çalıştıramaz. Özel hastane toplam uzman hekim kadrosunun en fazla % 10’una kadar, ruhsatlarında yazılı uzman hekim kadrolarını aynı il sınırları içerisindeki özel bir hastaneye ve tıp merkezine devredebilir veya karşılıklı olarak uzmanlık dalını değiştirebilir. Zorunlu asgari uzman hekim kadroları ile özellikli ünite ve birimlerin asgari uzman hekim sayılarının devrine izin verilmez. Özel hastanelerin ve tıp merkezlerinin bu fıkra kapsamında ruhsatlarına işlenen kadrolar tekrar bu fıkra kapsamında işleme alınamaz, kadro devri veya becayiş yaptığı uzmanlık dalında kurumsal sözleşme ile hekim çalıştıramaz. Diğer personel Madde 19- ……………. Ek fıkra… Yaş haddinden emekli olan hekimler ile bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihten önce emekli olanlardan yan dal uzmanlığı bulunan uzman hekimlerin çalışmak istedikleri özel hastanenin yan dal kadrosu bulunmaması veya mevcut yan dal kadrolarının dolu olması halinde ana dalda çalışmalarına izin verilir. 31/5/2019 öncesi emekli olan veya yaş haddinden emekli olan yandal uzmanları, hastanenin anadal kadrolarında çalışabilecek. Diğer personel Madde 19- ……………. Personel çalışma belgesinin aslı, personelin dosyasında saklanır. Tabibin/uzmanın diploması ve uzmanlık belgesi ile çalışma belgesinin noter ya da Müdürlük onaylı örneğinin, poliklinik odasında hastaların rahatlıkla görebileceği bir yere asılması gerekir. Sağlık Kuruluşları Yönetim Sistemine uygun olan işlemler, bu sistem üzerinden yürütülebilir. Diğer personel Madde 19- ……………. Personel çalışma belgesinin aslı, personelin dosyasında diploması ve uzmanlık belgesi ile çalışma belgesinin noter ya da Müdürlük onaylı örneğinin, poliklinik odasında hastaların rahatlıkla görebileceği bir yere asılması gerekir. Tabibin/uzmanın çalışma belgesinin Müdürlük onaylı örneğinin poliklinik odasında hastaların rahatlıkla görebileceği bir yere asılması gerekir. Sağlık Kuruluşları Yönetim Sistemine uygun olan işlemler, bu sistem üzerinden yürütülebilir. Tabibin/uzmanın sadece çalışma belgesinin Müdürlük onaylı örneğini poliklinik odasında asılı olacak. Ameliyathane MADDE 24 – ………… g Ameliyathanelerde yarı ve tam steril alanlar oluşturulur. Ameliyathane salonları ile koridor ve el yıkama yerinin bulunduğu tam steril alanlarda, pencere ve kapılar dış ortama açılmaz ve bu alanlarda tuvalet bulunmaz. Bu alanlara yarı steril sedye transfer holünden geçilir. Yarı steril alanda; uyandırma, personel dinlenme yeri, kadın ve erkek personel için ayrı ayrı düzenlenmiş giyinme ve soyunma ile tuvalet ve duş mahalleri bulunur. Belirtilen mahaller ön geçiş holüyle steril koridora bağlanır. Ameliyathane MADDE 24 – ………… g Ameliyathanelerde yarı ve tam steril alanlar oluşturulur. Ameliyathane salonları ile koridor ve el yıkama yerinin bulunduğu tam steril alanlarda, pencere ve kapılar dış ortama açılmaz ve bu alanlarda tuvalet bulunmaz. Bu alanlara yarı steril sedye transfer holünden geçilir. Yarı steril alanda;uyandırma, personel dinlenme yeri, kadın ve erkek personel için ayrı ayrı düzenlenmiş giyinme ve soyunma ile tuvalet ve duş mahalleri bulunur. Belirtilen mahaller ön geçiş holüyle steril koridora bağlanır. Uyandırma bölümü tam steril veya yarı steril alanda bulunabilir. Ameliyathanede, uyandırma daha önce yarı steril alanda iken yeni düzenleme ile “steril veya yarı steril alanda bulunabilir” şeklinde değiştirildi. Tıbbî arşiv ve Bakanlığa yapılacak bildirimler Madde 49– ………….. Özel hastaneler tarafından kayıt altına alınan kişisel sağlık verileri, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanununa uygun bir şekilde işlenir ve Bakanlıkça belirlenen usul ve esaslara uygun bir şekilde merkezi sağlık veri sistemine aktarılır. Bakanlık tarafından kurulan kayıt ve bildirim sistemine ve Bakanlıkça yapılacak diğer iş ve işlemlere esas olmak üzere, istenilen bilgi ve belgelerin Bakanlığa gönderilmesi zorunludur. Tıbbî arşiv ve Bakanlığa yapılacak bildirimler Madde 49– ………….. Özel hastaneler tarafından kayıt altına alınan kişisel sağlık verileri, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ve ikincil düzenlemelere uygun bir şekilde Bakanlıkça belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde merkezi sağlık veri sistemine aktarılır ve işlenir. Bakanlık tarafından kurulan kayıt ve bildirim sistemine ve Bakanlıkça yapılacak diğer iş ve işlemlere esas olmak üzere, istenilen bilgi ve belgelerin Bakanlığa gönderilmesi zorunludur. Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ile ilgili veri işlenmesi hakkında uygulamada değişikliğe gidildi. Ruhsatın geri alınması Madde 65- ……….. b Taşınma amacıyla faaliyetini askıya alan özel hastanelerden, taşınma taleplerinin uygun bulunduğu tarihten itibaren en geç iki yıl içerisinde ön izin belgesi ve ön izin belgesinin alındığı tarihten itibaren ise beş yıl içerisinde ruhsat belgesi almak için gerekli olan şartları sağlayamayan, Ruhsatın geri alınması Madde 65- ……….. b Bu Yönetmeliğin 68 inci maddesinde belirlenen süreler sonunda ön izin ve ruhsat belgesini alamayan, Ruhsatın geri alınması, tamamı değiştirilen “Özel hastane statüsünde birleşme ve taşınmalar” başlıklı 68 madde hükümlerine bağlandı. Özel hastane statüsünde birleşme ve taşınmalar MADDE 68 – Özel hastane bulunduğu il içerisinde veya başka bir ile taşınabilir. Ancak taşınma işlemi, Bakanlıkça yapılan planlamalara uygun bulunması halinde yapılabilir. Taşınma amacıyla başvuran özel hastaneler, taşınma taleplerinin uygun bulunduğu tarihten itibaren en geç iki yıl içerisinde ön izin belgesi ve ön izin belgesinin alındığı tarihten itibaren ise beş yıl içerisinde ruhsat belgesi alarak taşınma işlemlerini sonuçlandırmak zorundadır. İhtiyaç duyulan sağlık hizmetleri için mevcut kaynakların daha verimli kullanılması amacıyla planlama kapsamındaki özel sağlık kuruluşları, tek başına veya birleşerek toplam otuzüç uzman tabip sayısını sağlamaları halinde aynı il içerisinde veya başka bir ilde yüz yataklı özel hastaneye dönüşebilir. Ancak, başka bir ilde özel hastaneye dönüşüm Bakanlıkça yapılan planlamalara uygun olması halinde yapılabilir. Özel hastane statüsünde birleşme ve taşınmalar MADDE 68 – Sağlık hizmetlerinin etkin ve kaliteli sunulması, mevcut kaynakların daha verimli kullanılması amacıyla ruhsatlı hastanelere aşağıdaki hususlarda izin verilebilir a Özel hastaneler aynı il içerisinde veya başka bir ildeki 15/2/2008 tarihli ve 26788 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelikte yer alan planlama kapsamındaki özel sağlık kuruluşları ile birleşebilir. Ancak, başka bir ildeki özel sağlık kuruluşuyla birleşme işlemleri Bakanlıkça yapılan planlamalara uygun olması halinde yapılabilir. b Özel hastaneler aynı il içerisinde veya başka bir ildeki özel hastane ile birleşebilir. Ancak, başka bir ildeki özel hastaneyle birleşme işlemleri Bakanlıkça yapılan planlamalara uygun olması halinde yapılabilir. Özel hastanelerin kendi aralarında birleşmeleri halinde ruhsatlarında kayıtlı yatak sayıları ve kadro sayıları toplanarak birleştirilir. Birleşen hastanelerden kapasitesi daha küçük olan hastanenin yatak sayısının 75 ve altı olması halinde yatak sayısının %15’i; 75 yatak üzerinde olması halinde ise yatak sayısının %5’i oranında yatak ilave edilir. Birleşen hastanelerden kapasitesi daha küçük olan hastanenin yatak sayısının %5’i oranında uzman hekim kadrosu ilave edilir. c Özel hastaneler bulunduğu il içerisinde veya bulunduğu ilden başka bir ile taşınabilir. Taşınmak isteyen özel hastaneler Bakanlığa başvurur. Bakanlık taşınma ve birleşme taleplerini, planlama ilkeleri çerçevesinde sağlık hizmeti sunulması için öngörülen asgari nüfus ve/veya ilde verilmesi hedeflenen sağlık hizmetleri ile uzman tabip dağılımı yönünden daha az yoğunluklu bölgeleri öncelikle dikkate alarak değerlendirir. Bakanlıkça başvuru uygun görülür ise birleşme veya taşınma işlemine izin verilir. Birleşme ve/veya taşınma amacıyla başvuran özel hastaneler, taleplerinin uygun bulunduğu tarihten itibaren en geç iki yıl içerisinde ön izin belgesi ve ön izin belgesinin alındığı tarihten itibaren ise beş yıl içerisinde ruhsat belgesi alarak birleşme veya taşınma işlemlerini sonuçlandırmak zorundadır. Özel hastane ile birleşme işlemi tamamlanan özel sağlık kuruluşlarının yeniden ayrılmasına izin verilmez. Birleşme veya taşınma talebinde bulunan özel sağlık kuruluşları bu işlemler tamamlanmadan yeni bir birleşme veya taşınma talebinde bulunamazlar. Bu madde kapsamında alınan ön izin belgesinin alındığı tarihten itibaren iki yıl içerisinde ön izne esas adreste değişiklik yapılmak istenmesi halinde ek süre verilmeksizin ön izin adres değişikliğine Bakanlıkça izin verilebilir. Maddenin tamamı değiştirildi. Özel hastanenin devri Madde 69- Her ne sebeple olursa olsun devir talep tarihi itibariyle aktif olarak faaliyet göstermeyen özel hastaneler devredilemez. Faaliyette olan hastanenin devri halinde; Özel hastanenin devri Madde 69- Özel hastanelerin bu Yönetmelik kapsamındaki kişilere devri halinde; “Her ne sebeple olursa olsun devir talep tarihi itibariyle aktif olarak faaliyet göstermeyen özel hastaneler devredilemez.” İbaresi kaldırıldı. Özel hastanenin devri Madde 69- Ek fıkra Özel hastanenin devri Madde 69- ……. Ruhsatı askıda olan özel hastanelerin ruhsatları askı süresince sadece bir kez devredilebilir. Ruhsatı askıda olan özel hastanelerin ruhsatları askı süresince sadece bir kez devredilebilecek. Özel hastanenin kalite ve verimliliğini artırmak amacıyla izin verilebilecek hususlar EK MADDE 5 – ………………. b Hasta yatağı ve yoğun bakım yataklarının arttırılmasına, uluslararası standartlar ve ulusal sağlık hizmet sunum planlamaları çerçevesinde Bakanlıkça uygun bulunması halinde izin verilebilir. Ancak yoğun bakım yatak sayısı ile kuvöz sayılarının toplamı toplam hasta yatak sayısının %30’unu geçemez. Özel hastanenin kalite ve verimliliğini artırmak amacıyla izin verilebilecek hususlar EK MADDE 5 – ………………. b Özel hastanelerin hasta yatağı ve yoğun bakım yatak sayılarının artırılmasına, planlama ilkeleri çerçevesinde sağlık hizmeti sunulması için öngörülen asgari nüfus ve/veya ilde verilmesi hedeflenen sağlık hizmetleri, uzman tabip dağılımı ile özel hastane ve ildeki toplam yatakların kullanım oranları dikkate alınarak Bakanlıkça uygun bulunması halinde izin verilebilir. Ancak yoğun bakım erişkin, çocuk ve yenidoğan yatak sayılarının toplamı toplam hasta yatak sayısının %30’unu geçemez. Bu bendin yürürlüğe girdiği tarihten önce ruhsat almış olan veya ön izin ve ruhsatlandırma işlemleri devam eden özel hastanelerin yatak sayıları da en geç iki yıl içerisinde bu maddeye uygun hale getirilir. Yoğun bakım yataklarının tescil işlemlerinde yoğun bakımlarla ilgili Tebliğ hükümleri uygulanır. “Ancak yoğun bakım erişkin, çocuk ve yenidoğan yatak sayılarının toplamı toplam hasta yatak sayısının %30’unu geçemez.” İbaresi eski ruhsatlı hastaneler içinde uygulanacak. İki yıl içinde YB yatak sayıları uygun hale getirilecek. Özel hastanenin kalite ve verimliliğini artırmak amacıyla izin verilebilecek hususlar EK MADDE 5 – ………………. m Özel hastaneler ve tıp merkezleri; Bakanlığın izni ve planlamalarına uygun olmak kaydıyla toplam uzman hekim kadrosundan 33’ün üstünde olanları aynı il içerisinde özel hastaneler veya tıp merkezlerine devredebilir. Özel hastanenin kalite ve verimliliğini artırmak amacıyla izin verilebilecek hususlar EK MADDE 5 – ………………. m Özel hastaneler Bakanlığın izni ile planlama kapsamındaki ünite ve merkezleri ilgili mevzuatına uygun olmak kaydıyla başka özel hastaneye devredebilir. Ancak, il dışına ve birden fazla sağlık hizmet bölgesi olan illerde bölge dışına ünite ve merkez devri, Bakanlık planlamalarına uygun bulunması halinde yapılabilir. Planlama kapsamındaki ünite ve merkezlerin devrinde, devre konu edilen ünite ve merkezlerin Bakanlıkça belirlenen asgari tıbbi cihazları ve asgari uzman hekim kadroları birlikte devredilir. Devreden özel hastane bünyesinde kalan tıbbi cihaz ve uzman hekim kadroları bu hastaneye ünite ve merkez kurma hakkı vermez. Devir işlemi gerçekleştikten sonra devreden hastanenin faaliyet izin belgesinden özellikli ünite ve merkezler çıkarılır. Bu fıkra kapsamında özel hastaneye devredilen ünite ve merkezler başka bir özel hastaneye devredilemez. Devir alınan planlama kapsamındaki ünite ve merkezler en geç 2 yıl içerisinde faaliyete başlamak zorundadır. “Toplam uzman hekim kadrosundan 33’ün üstünde olanları aynı il içerisinde özel hastaneler veya tıp merkezlerine devredebilir.” maddesi kaldırıldı. Bu maddede özel hastane bünyesindeki ünite ve merkezlerin devir işlemleri detaylandırıldı. Özel hastanenin kalite ve verimliliğini artırmak amacıyla izin verilebilecek hususlar EK MADDE 5 – ………………. o Birleşme talep tarihi itibariyle aktif olarak faaliyet gösteren planlama kapsamındaki özel sağlık kuruluşları ile özel hastaneler, aynı il sınırları içinde özel hastane bünyesinde birleşebilir. Birleşme işlemi iki yıl içerisinde tamamlanır. Özel hastanenin bulunduğu il dışındaki başka bir kuruluşla birleşmesi halinde ise Bakanlığa başvurulur. Bakanlık başvuruyu planlama ilkeleri çerçevesinde sağlık kuruluşu hizmeti sunulması için öngörülen asgari nüfus ve/veya ilde verilmesi hedeflenen sağlık hizmetleri ile uzman ve tabip dağılımı yönünden daha az yoğunluklu bölgeleri öncelikle dikkate alarak değerlendirir. Başvuru uygun görülür ise birleşerek taşınmaya izin verilir ve birleşerek taşınma işlemi 65 inci maddenin dördüncü fıkrasında belirlenen süre içerisinde tamamlanır. Birleşme işlemi tamamlanan özel sağlık kuruluşları tekrar ayrılma talebinde bulunamaz. Özel hastanenin kalite ve verimliliğini artırmak amacıyla izin verilebilecek hususlar EK MADDE 5 – ………………. o Vakıf üniversitesi kadrosunda bulunan tıp ve diş hekimliği fakülteleri öğretim üyelerinin üniversite hastanesi ve işbirliği yapılan özel hastane dışında görev alması, 1219 sayılı Kanunun 12 nci maddesi ve 2547 sayılı Kanunun 36 ncı maddesi hükümlerine tabidir. Ancak kurumsal sözleşme ve bu maddede düzenlenen istisnai çalışma halleri hariç hangi usulle olursa olsun özel hastaneler ruhsatlarında belirtilen uzman hekim kadrosu dışında uzman hekim çalıştıramaz. Özel hastanenin kalite ve verimliliğini artırmak amacıyla izin verilebilecek hususlar EK MADDE 5 – ………………. e Ayrıca; ………………. 5 Özel Sağlık Kuruluşlarında çalışan tabip/uzman tabipler, 1219 sayılı Kanunun 12 nci maddesine uygun olmak kaydıyla, çalıştıkları sağlık kuruluşundaki çalışma saatleri dışında başka bir özel hastanenin acil servis, klinik servis ve ünitelerinde nöbet tutabilir. Bu tabiplerin nöbet listesi aylık olarak düzenlenir ve Müdürlükçe onaylanır. Özel hastane kadrosunda çalışan tabip ve uzman tabipler, hastanedeki çalışma saatleri dışında 1219 sayılı Kanunun 12 nci maddesine uygun olmak kaydıyla kurumsal sözleşme yapılarak diğer özel hastane veya tıp merkezlerinde çalıştırılabilir. Ancak, bu durumda tabip ve uzman tabiplerin muvafakatinin alınması zorunludur. Sözleşme Müdürlüğe bildirilir ve ilgili tabip ve uzman tabiplere çalışma belgesi düzenlenir. Özel hastanenin kadrosunda çalışan sözleşmeye konu tabip ve uzman tabiplerin kadrodan ayrılmaları halinde sözleşme sona erer. Özel hastanenin kalite ve verimliliğini artırmak amacıyla izin verilebilecek hususlar EK MADDE 5 – ………………. e Ayrıca; ………………. 5 Özel Sağlık Kuruluşlarında çalışan tabip/uzman tabipler, 1219 sayılı Kanunun 12 nci maddesine uygun olmak kaydıyla, çalıştıkları sağlık kuruluşundaki çalışma saatleri dışında başka bir özel hastanenin acil servis, klinik servis ve ünitelerinde nöbet tutabilir. Bu tabiplerin nöbet listesi aylık olarak düzenlenir ve Müdürlükçe onaylanır. Özel hastane kadrosunda çalışan tabip ve uzman tabipler, hastanedeki çalışma saatleri dışında 1219 sayılı Kanunun 12 nci maddesine uygun olmak kaydıyla kurumsal sözleşme yapılarak diğer özel hastane veya tıp merkezlerinde bir özel hastane veya tıp merkezinde dahaçalıştırılabilir. Ancak, bu durumda tabip ve uzman tabiplerin muvafakatinin alınması zorunludur. Sözleşme Müdürlüğe bildirilir ve ilgili tabip ve uzman tabiplere çalışma belgesi düzenlenir. Özel hastanenin kadrosunda çalışan sözleşmeye konu tabip ve uzman tabiplerin kadrodan ayrılmaları halinde sözleşme sona erer. Kurumsal sözleşme ile hekimler bir özel hastane veya tıp merkezinde daha çalıştırılabilecek, birden fazla kurumda çalıştırılamayacak. Özel hastanenin kalite ve verimliliğini artırmak amacıyla izin verilebilecek hususlar EK MADDE 5 – ………………. i EkRG-23/9/2010-27708DeğişikRG-25/8/2016-29812 Hekimlerin başka bir ildeki hastanede veya tıp merkezinde hizmet vermek istemeleri halinde; 1 Hizmet verilecek hastanenin/tıp merkezinin tıbbi ve fiziki şartları ile personel özelliklerinin uygun olması, 2 Tedavi edilen hastaların sonraki bakım ve destek hizmetlerinin aksatılmaması, 3 Kadrolu çalıştıkları hastane ve hizmet sunacakları hastane/tıp merkezi ile olan sözleşmelerinde bu durumun açıkça belirtilmesi, zorunludur. Bu durumda hizmet sunacakları hastane/tıp merkezinin bulunduğu İldeki Müdürlükçe tabip adına ek-12’deki personel çalışma belgesi düzenlenir. YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILDI YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILDI Özel hastanenin kalite ve verimliliğini artırmak amacıyla izin verilebilecek hususlar EK MADDE 5 – ………………. p Özel hastanelerin bulunduğu il içerisinde veya başka bir ile taşınması için Bakanlığa başvurulur. Bakanlık başvuruyu, planlama ilkeleri çerçevesinde sağlık kuruluşu hizmeti sunulması için öngörülen asgari nüfus ve/veya ilde verilmesi hedeflenen sağlık hizmetleri ile uzman ve tabip dağılımı yönünden daha az yoğunluklu bölgeleri öncelikle dikkate alarak değerlendirir. Başvuru uygun görülür ise Bakanlıkça taşınmasına izin verilir. YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILDI YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILDI Özel hastanenin kalite ve verimliliğini artırmak amacıyla izin verilebilecek hususlar EK MADDE 5 – ………………. r Hastane yatak sayısı 75’ten az olan özel hastanelerden bu Yönetmelikte öngörülen bina şartlarının tamamını sağlayanlar ile taşınarak sağlayanların, talepleri halinde hastane yatak sayısı en fazla 75’e ruhsatlandırma aşamasında tamamlanabilir. Bu şekilde yatak sayısı artan özel hastanelerden uzman tabip kadro sayısı 25’in altında olanlara, bu sayıyı aşmamak ve bir defaya mahsus olmak kaydıyla, ilave edilen yatak sayısının 1/6 sına kadar uzman tabip kadrosu ruhsatlandırma aşamasında verilebilir. YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILDI YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILDI Özel hastanenin kalite ve verimliliğini artırmak amacıyla izin verilebilecek hususlar EK MADDE 5 – ………………. s Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren; 1 Toplam yatak sayısı yüzün altında olan özel hastanelerin, yüz yatak için gerekli otuz üç uzman hekim kadrosu bulunması veya bu kadroyu aynı il içerisinde planlama kapsamındaki diğer özel sağlık kuruluşları ile birleşerek sağlamaları halinde yatak sayısını yüze tamamlamasına izin verilir. Ancak, başka ilde bulunan planlama kapsamındaki diğer özel sağlık kuruluşları ile birleşme suretiyle sağlanacak ise Bakanlığın planlamaları çerçevesinde talep değerlendirilir ve Bakanlıkça uygun bulunması halinde yapılabilir. 2 Toplam yatak sayısı yüzün üzerinde olan özel hastanelerin, aynı il içerisinde planlama kapsamındaki diğer özel sağlık kuruluşları ile birleşerek ilave her onaltı uzman hekim kadrosunu sağlamaları halinde elli yatak ilave etmelerine izin verilir. Ancak, başka ilde bulunan planlama kapsamındaki diğer özel sağlık kuruluşları ile birleşme suretiyle sağlanacak ise Bakanlığın planlamaları çerçevesinde talep değerlendirilir ve Bakanlıkça uygun bulunması halinde yapılabilir. 3 Özel hastanelerin kendi aralarında birleşmelerinde ruhsatlarında kayıtlı mevcut toplam yatak ve kadro sayısı korunur. 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun geçici 11 inci maddesi kapsamındaki tabip/uzman tabipler, özel hastanelerde Kanunda belirlenen çalışma süresini tamamlayana kadar planlamadan istisna olarak kadro dışı geçici olarak başlayabilir. Kanunda belirlenen çalışma süresi tamamlandığında en son çalıştığı hastanede çalışmaya devam edebilir. Ancak ayrılması halinde tekrar bu madde kapsamında değerlendirilmez. Birinci fıkranın e bendine göre çalıştırılan uzman tabipler ayrılır ise, yerlerine bu bendde belirtilen statülerdeki tabipler alınabilir. Bu bend uyarınca uzmanlık dalı ilavesi yapılmış ise, altmış gün içinde bendde belirtilen statülerde tabip bulunamaması halinde uzmanlık dalı faaliyet izin belgesinden çıkarılır. Birinci fıkrada belirtilen hususlar için, imar mevzuatına göre ek bina yapılması gerekiyorsa, 9 uncu madde uyarınca ön izin alınır. Bunların mevcut binada tadilat gerektirmesi halinde, tadilata başlanmadan önce tadilat projesinin Bakanlıkça veya Müdürlükçe onaylanması gerekir. 7/5/1987 tarihli ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanununun geçici 9 uncu maddesi uyarınca 1/1/2013 tarihinden önce yurt dışında mesleki faaliyette bulunan tabipler ve tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olanlar ile bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce yurt dışında eğitimlerini tamamlayanlar, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içerisinde başvuruda bulunmak koşuluyla kadro dışı geçici olarak çalışabilir. Türkiye’de mesleğini icra etme yetkisine sahip olan ve yurt dışında mesleki faaliyette bulunan tabip ve diş tabipleri, bir yıl içerisinde toplamda üç ayı geçmeyecek şekilde müdürlüğe bildirimde bulunmak kaydıyla kadro dışı geçici olarak özel hastanede çalıştırılabilir. YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILDI YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILDI Vakıf üniversiteleri ile özel hastane işbirliği EK MADDE 8 –Vakıf üniversiteleri ile işbirliği yapan özel hastanelere planlamadan istisna olarak, sadece üniversiteden görevlendirilmiş doçent ve profesör unvanlı öğretim üyelerine mahsus olmak ve sadece işbirliği yapılan hastanede çalışmak üzere asgari öğretim üyesi standartları açısından Yükseköğretim Kurulunun görüşü ve Bakanlık kadro planlamaları dikkate alınarak Bakanlıkça uzmanlık dalı ilavesi ve ek kadro tahsisi yapılabilir. Bu hastanelere uzmanlık dallarının gerektirdiği tıbbi hizmet birimleri ve teknoloji yoğunluklu tıbbi cihazlar kurdurulabilir. Özel hastaneye tahsis edilen bu kadrolar ve uzmanlık dalları ile tıbbi hizmet birimleri ve teknoloji yoğunluklu tıbbi cihazlar, işbirliğinin sona ermesi halinde hastane hekim kadrosu ve faaliyet izin belgesinden düşülür. Vakıf üniversitelerine ait hastaneler ve vakıf üniversiteleri ile özel hastane işbirliği EK MADDE 8 – Vakıf üniversitelerine ait hastaneler ilgili mevzuattan kaynaklanan muafiyetleri saklı kalmak kaydıyla bu Yönetmelikte öngörülen planlama, ön izin ve ruhsatlandırma şartları ile sağlık insan gücü kriterlerine, bina, fizik yapı, tesis, tıbbi donanım ve hizmet standartlarına uyar. Vakıf üniversitelerine ait hastanelerin ruhsatları üniversitenin adıyla düzenlenir ve hastane yalnızca üniversite tarafından işletilir. Hastane ruhsatında yazılı isim dışında isim kullanılamaz. Laboratuvar ve görüntüleme hizmetleri dışında tüm tıbbi hizmet birimlerinin ruhsat sahibi üniversite tarafından işletilmesi zorunludur. İşletme hakkının kısmen veya tamamen gerçek veya tüzel kişilere hiçbir şekilde devri mümkün değildir. Bu maddenin yürürlüğü girdiği tarihten önce Bakanlıkça vakıf üniversitelerine verilmiş hastane ön izinleri bir kereye mahsus olmak üzere ön izne esas projelerindeki kapasiteleriyle sınırlı olmak ve 68 inci maddede öngörülen sürelerde ruhsatname alınmak kaydıyla devredilebilir. Tıp ve diş hekimliğinde lisans eğitimi, tıp, diş hekimliği ve eczacılıkta uzmanlık eğitimi ile araştırma faaliyetleri için yeterli kapasite ve eğitim altyapısı bulunan özel hastaneler; tıp ve/veya diş hekimliği fakültesi bulunan ancak hastanesi bulunmayan veya hastanesinde yeterli kapasite ve eğitim altyapısı bulunmayan vakıf üniversiteleri ile bütçeleri ayrı olmak şartıyla işbirliği yapabilir. Vakıf üniversiteleri ile işbirliği yapan özel hastanelere üniversiteden görevlendirilecek doçent ve profesör unvanlı öğretim üyeleri için hastanenin ruhsatında kayıtlı mevcut uzman hekim kadroları kullanılmak zorundadır. Hastane uzman hekim kadrosunun YÖK tarafından belirlenen asgari eğitim standardı için yetersiz olması halinde hastane, kendi kadrosunda bulunan başka bir uzmanlık dalı kadrosunu Bakanlık ile becayiş yoluyla değiştirerek asgari eğitim standardını sağlayabilir. İşbirliği protokolü kapsamında hastaneye planlamadan istisna uzman hekim kadrosu, tıbbi hizmet birimi ile teknoloji yoğunluklu tıbbi cihaz verilmez. Bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihten önce vakıf üniversitesi ile işbirliği protokolü bulunan hastanelere Bakanlıkça planlamadan istisna olarak verilmiş bulunan uzman hekim kadroları ve uzmanlık dallarının gerektirdiği tıbbi hizmet birimleri ile teknoloji yoğunluklu tıbbi cihazlar protokol süresinin bitiş tarihinde herhangi bir işleme gerek kalmaksızın iptal edilmiş sayılır. Ancak, protokolün bitmesine iki yıldan az süre kalmış hastanelerin iptal işlemleri bu Yönetmeliğin yayımlandığı tarihten itibaren ikinci yılın sonunda uygulanır. Vakıf üniversiteleri kadrolarında bulunan öğretim üyesi tabip, diş tabibi ve tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olanlar tıp fakültesi/diş hekimliği fakültesinin bulunduğu il dışındaki özel hastanelerde çalışamaz. Bu fıkranın hükümlerine aykırı olarak çalışan öğretim üyelerinin görevlendirmeleri 31/12/2019 tarihinde sonlandırılır. KAYNAK SAĞLIK AKTUEL 1 ocaktan itibaren ilaç ile protezlerde sigortalılardan alınan katılım payının üst sınırı asgari ücretin yüzde 75&8217;ine çekiliyor. Halen SSK&8217;lıdan asgari ücretin katı alınıyor1 ocaktan itibaren ilaç ile protezlerde sigortalılardan alınan katılım payının üst sınırı asgari ücretin yüzde 75’ine çekiliyor. Halen SSK’lıdan asgari ücretin katı alınıyor SOSYAL Güvenlik Reformu kapsamında 1 ocakta yürürlüğe girecek Genel Sağlık Sigortası GSS ile sigortalılardan ilaç ve ortez-protezlerde alınan katılım payları düşecek. SSK’lı çalışanlarda asgari ücretin katı, SSK emeklilerinde bir katı olan katılım payı, asgari ücretin yüzde 75’ine çekilecek. Halen, ilaç ve ortez-protezlerde SSK’lı çalışanların asgari ücretin katı 797 YTL, SSK emeklilerinden 1 katı 531 YTL, Bağ-Kur sigortalılarından birinci gelir basamağının katı YTL, Bağ-Kur emeklilerinden ise birinci gelir basamağının yüzde 65’i YTL katılım payı alınıyor. 1 ocaktan itibaren çalışanlar ve emekliler arasındaki fark da dahil olmak üzere Bağ-Kur ve SSK’lılar arasındaki eşitsizlik ortadan kaldırılarak katılım payı tavanı asgari ücretin yüzde 75’ine 398 YTL düşürülecek. ÜST SINIR YÜZDE 75 KATKI payı tutarının asgari ücretin yüzde 75’ini geçmesi halinde, aşan kısım sigortalıdan alınmayacak. Acil durumlarda, müracaat edilen sağlık tesisi, sözleşmeli olsun veya olmasın SGK’nın belirlediği fiyat tarifesi üzerinden hastadan hiçbir ilave ücret talep etmeden tedaviyi yapacak. Sözleşmesiz hastane bile olsa kendi fiyatlarını uygulayamayacak. Halen uygulamada acil servislere giden SSK’lılar için 30 gün prim ödeme süresi aranıyor. Bağ-Kur’luların ise primlerini ödeyip ödemediğine bakılıyor. Bundan sonra acil servislerde ne 30 günlük prim ödeme süresi ne de prim ödeyip ödemediği araştırılmayacak. Çocuk sahibi olamayan 23-39 yaş arasındaki ailelerin, yardımcı üreme yöntemleri kullanmaları da GSS kapsamında. Star

ozel hastanede cinsiyet yanilmasi olur mu